Diyarbakır

Dicle Üniversitesi’nin Arazisi Kaçak Villalarla Dolu

Eğitim için Hazine’den devredilen 160 dönüm Dicle Üniversitesi arazisinin kaçak yapılarla işgal edildiği iddia edildi. Üniversite yönetimi sessizliğini koruyor.

Abone Ol

Dicle Üniversitesi’nde eğitim için tahsis edilen arazilerin kaçak yapılaşmaya açıldığı iddia edildi. Hazine tarafından üniversiteye “eğitim amacıyla” devredilen 160 dönümlük alan üzerinde ruhsatsız villalar, spor sahaları, parklar, hobi bahçeleri ve sondaj tesisleri inşa edildiği öne sürülüyor.

Türkiye’nin en geniş kampüslerinden birine sahip olan üniversitede yaşanan bu durum, hem şehirde hem de eğitim çevrelerinde tepkilere yol açtı. Üniversite yönetiminin sessiz kalması, yıkım kararlarının uygulanmaması tartışmaları büyütüyor.

“Kaçak Yapılar Yıllardır Yıkılmıyor”

Uzun süredir konuyla ilgili mücadele veren Kemal Aslanhan, söz konusu yapıların yıllardır ruhsatsız şekilde varlığını sürdürdüğünü belirtiyor:
“Belediye ruhsat vermiyor ama yıkım da yapmıyor. 63 evin tamamı kaçak. Üniversite arazisi üzerinde havuzlar, özel bahçeler ve spor sahaları kurmuşlar. Hatta park alanını belediyeye devretmiş gibi gösterip halkın girişini yasaklamışlar. Bu açık bir kanunsuzluk.”

Aslanhan’a göre, kaçak yapıların bulunduğu bölgede bazı milletvekilleri ve tanınmış isimler de ev sahibi. “Devletin arazisi özel kişilere peşkeş çekiliyor. Bu alan eğitim için devredilmişti. Amaç dışında kullanılırsa Hazine geri alır ve satışa çıkarır. Bu işgal sürerse, Dicle Üniversitesi’nin arazileri birilerinin servetine dönüşecek,” diyor.

Yıkım Kararı Var, Uygulama Yok

Belediye tarafından kaçak yapı tespiti ve yıkım kararı alınmasına rağmen uygulamaya geçilmediği iddia ediliyor. Aslanhan, “Silvan Karayolu bağlantısı için yapılan kaçak yol bile duruyor. Site yönetimi bu yolun üzerine nizamiyeler kurdu. Zabıta tutanak tuttu ama hiçbir işlem yapılmadı. Çünkü burada etkili kişilerin evleri var,” sözleriyle durumu özetliyor.

“Rektörlük Sessiz, Dilekçelere Yanıt Yok”

Aslanhan, üniversite yönetimine beş kez dilekçe verdiğini ancak hiçbirine yanıt alamadığını söylüyor:
“Rektörlük sessiz çünkü bu bölgede evi olan akademisyenler var. Yönetim üzerindeki baskı yüzünden harekete geçilmiyor. Bu sessizlik işgalin sürmesine neden oluyor.”

Aslanhan, devlet yetkililerine ve kamuoyuna çağrıda bulundu:
“Bu araziler Diyarbakır’ın en değerli alanları. Eğitim için tahsis edilmiş yerler bugün özel mülk gibi kullanılıyor. Eğer bu işgale dur denmezse, Dicle Üniversitesi bir kez daha kaybedecek.”