Güney Afrikalı sosyal girişimci Leonora Tima, 2020 yılında yaşadığı aile trajedisinden sonra kadınlara yönelik şiddetle mücadelede teknolojiyi devreye soktu. 19 yaşındaki, dokuz aylık hamile akrabasının vahşice öldürülmesi ve cesedinin Cape Town yakınlarında yol kenarına atılması, Tima’nın hayatını değiştirdi.
Leonora, “Gelişim sektöründe çalışıyorum, ama ailemde yaşanan bu olay bana şiddetin toplumda ne kadar normalleştirildiğini gösterdi. Bu kadar çok vaka yaşandığı için medyada bile yer bulmadı,” diyor. Katil hâlâ bulunamadı.
Bu sessizliği kırmak isteyen Leonora, Gender Rights in Tech (Grit) adlı bir dijital platform kurdu. Uygulama, Zuzi adında bir yapay zekâ destekli sohbet robotuyla çalışıyor. Afrika’da kadınlara yönelik şiddetle mücadele etmek için yerel topluluklarla birlikte geliştirilen ilk ücretsiz AI araçlarından biri.
Leonora, “Bu Afrika topluluklarıyla birlikte tasarlanmış bir Afrika çözümü,” diyerek uygulamanın amacını “kadınların konuşabileceği, kanıt toplayabileceği ve gerektiğinde yasal süreçte kullanabileceği güvenli bir alan yaratmak” olarak özetliyor.
Mozilla, Gates Vakfı ve Patrick McGovern Vakfı’nın desteğiyle geliştirilen Grit’in şu anda 13.000 kullanıcısı bulunuyor; yalnızca Eylül ayında 10.000 yardım çağrısı alındı.
Uygulama üç temel özellikle öne çıkıyor.
İlk olarak, ana ekrandaki yardım düğmesine basıldığında telefon otomatik olarak 20 saniyelik ses kaydı alıyor ve aynı anda özel bir çağrı merkezine alarm gönderiyor. Operatör, kullanıcının durumunu değerlendiriyor; gerekirse bölgedeki yardım kuruluşlarını veya özel güvenlik ekiplerini yönlendiriyor.
İkinci özellik, “vault” (kasalık) adı verilen güvenli dijital alan. Kullanıcılar, şiddet kanıtı olan fotoğrafları, ses kayıtlarını veya ekran görüntülerini tarihlendirip şifreleyerek burada saklayabiliyor. Böylece veriler telefondan silinse bile güvenli biçimde korunuyor.
Kasım ayında uygulamaya üçüncü özellik ekleniyor: Zuzi, yani “yapay zekâ teyze”. Zuzi, kadınların duygularını paylaşabileceği, yönlendirme alabileceği, yargılamayan bir dijital rehber olarak tasarlandı. Kullanıcılarla yapılan görüşmelerde, botun bir “teyze” gibi sıcak ve güvenilir bir ses tonuna sahip olması istendi.
Zuzi’yi erkek kullanıcılar da kullanıyor. Bazı erkekler öfke sorunları için yardım isterken, bazıları şiddet mağduru olduklarını anlatıyor. Leonora, “İnsanlar yapay zekâyla konuşmayı seviyor çünkü yargılanmadıklarını hissediyorlar,” diyor.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’ne göre Güney Afrika, kadın cinayetlerinde dünya ortalamasının beş katı oranla en yüksek şiddet oranlarına sahip ülkelerden biri. 2015–2020 yılları arasında her gün ortalama yedi kadın öldürüldü.
Uzmanlar teknolojinin bu mücadelede rol oynayacağını kabul ediyor, ancak uyarıyor: AI araçları, travma sonrası bakımda profesyonel insan desteğinin yerini tutamaz. Uzman Lisa Vetten, “Bu sistemler dil analizi yapar ama duygusal bağlantı kuramaz. Hukuki konularda yanlış yönlendirme riski vardır,” diyor.
Leonora ve ekibi, Ekim ayında Paris’teki Feminist Dış Politika Konferansı’nda Grit’i tanıttı. Etkinlikte 31 ülke, toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadeleyi politika önceliği haline getirme taahhüdü imzaladı.
Uzman Lyric Thompson, “AI hakkında herkes konuşuyor ama konu cinsiyet eşitsizliğine geldiğinde ortam sessizleşiyor,” derken, Chatham House araştırmacısı Heather Hurlburt, “Yapay zekâ ya kadınlara yardımcı olacak ya da eşitsizliği daha da derinleştirecek — karar bizim elimizde,” diyor.
Leonora Tima’ya göre çözüm sadece daha fazla kadın geliştirici değil, aynı zamanda kadın, siyah ve yoksul topluluklardan gelen üreticilerin teknoloji tasarımına katılmasıyla mümkün.
“AI bugüne kadar erkeklerin, özellikle de beyaz erkeklerin verileriyle şekillendi,” diyor ve ekliyor:
“Gerçek bir temsil için, güneyden ve alt sınıflardan kadınların sesleri teknolojiye dâhil olmalı.”