Telefonla konuşmak, geçmişte olduğu gibi hâlâ iş dünyasında ilk temasın ve kritik kararların önemli bir parçası. Ancak dijital çağın çocukları olan Z kuşağı, telefon görüşmelerine mesafeli yaklaşıyor ve bu durum, işe alım süreçlerinde önemli fırsatların kaçmasına yol açıyor.
Allservice Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akyüz, gençlerin telefonu açmama eğiliminin yalnızca bir kuşak çatışması olmadığını, iş yaşamında çift yönlü bir uyum ihtiyacı doğduğunu belirtti. “Z kuşağı için çağrıyı kaçırmak normalleşmiş olabilir, ama bizim gibi hizmet sektörlerinde bu durum müşteri kaybı, kriz yönetiminde gecikme ve itibar zedelenmesi demektir” dedi.
Kariyerin kırılma noktası bir çağrı olabilir
Amazon, Disney ve GHD gibi global markalarda çalışan pek çok kişi için kariyerin dönüm noktası, gelen bir telefonla başlamıştı. Ancak Z kuşağının önemli bir kısmı, spontane aramalara yanıt vermek yerine sessiz kalmayı tercih ediyor.
Psikologlara göre, bu kuşak telefonda konuşmayı çoğu zaman kaygı verici, yazılı veya görsel iletişimi ise daha güvenli buluyor. Bu da gençlerin ilk temas kurma cesaretini ve işe alım süreçlerindeki profesyonel görünürlüklerini zayıflatabiliyor.
“İlk izlenim hâlâ telefonda kuruluyor”
İK uzmanları, pek çok şirketin hâlâ ilk iletişimi telefonla kurduğunu vurguluyor. Özellikle mülakat öncesi çağrılar, adayın tutumu ve iletişim tarzı hakkında ilk izlenimi oluşturuyor. Z kuşağının telefon fobisi ya da isteksizliği ise bu süreçte görünmez bir engel haline geliyor.
Yeni kuşak, yeni kültür: Çözüm karşılıklı uyum
Ebru Akyüz, işveren ve gençler arasındaki bu iletişim kopukluğunun ortak bir dil geliştirerek aşılabileceğini belirtiyor:
“Z kuşağı için özgürlük, sınır koymak ve kişisel alan çok önemli. Kurumlar bu değerleri göz ardı etmek yerine anlayarak yeni iletişim modelleri geliştirmeli. Ama aynı zamanda gençler de iş dünyasının hâlâ büyük ölçüde sesli iletişimle döndüğünü bilmeli.”
Kariyer koçlarından tavsiye: Sesli mesaj pratikleri
Kariyer koçları, sesli mesaj uygulamaları üzerinden pratik yapılmasının gençlerin özgüvenlerini artırabileceğini ve telefon konuşmalarına alışmalarını sağlayabileceğini söylüyor. Böylece hem kişisel hem profesyonel iletişim becerilerinin gelişmesi desteklenmiş olur.
