Gazeteci Barış Pehlivan, Cumhuriyet’te yayımlanan yazısında 10 Ekim 2015’te Ankara Garı önünde 103 kişinin hayatını kaybettiği saldırıya ilişkin yargılamaların 10 yılda geldiği noktayı derledi. 10 Ekim Barış Derneği ile dava avukatlarının hazırladığı raporlara göre, 16 fail hâlâ firari, hiçbir kamu görevlisi yargılamaya dahil edilmedi.
Rapora göre, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 14 Eylül 2015 tarihli “muhtemel eylem” yazısı gizlendi, tertip komitesi bilgilendirilmedi. Aynı yıl 17 Eylül’deki “Teröre Karşı Kardeşlik” mitinginde 4 bin 40 polis görevliyken, 10 Ekim mitinginde bu sayı 2 bin 44’e düştü.
Avukatlara ve ailelere davalar açıldı
Katliamdan iki gün sonra protesto eylemine katılan 19 avukat, “terör propagandası” suçlamasıyla yargılandı; dokuz yıl süren davada beraat ettiler. Hayatını kaybeden Şebnem Yurtman’ın babası Mehmet Yurtman, sosyal medya paylaşımı nedeniyle tutuklandı, altı gün sonra serbest bırakıldı.
80 celse, 3 mahkeme heyeti değişti
Yargı sürecinde 419 talep sunulmasına karşın yalnızca 173’ü kabul edildi. Kamu görevlilerinin sorumluluğuna ilişkin taleplerin tamamı reddedildi. Mülkiye müfettişlerinin raporları, Ankara, Adana, Gaziantep ve Kilis’teki bazı kamu görevlilerinin ihmalini ortaya koymasına rağmen bu kişiler hakkında dava açılmadı.
Tazminatlar “sosyal risk” kapsamında
İdare mahkemeleri, İçişleri Bakanlığı ve Ankara Valiliği’ni kusurlu bulmadı; mağdurlara yalnızca “sosyal risk ilkesi” uyarınca tazminat verildi. Danıştay ve Anayasa Mahkemesi de başvurularda ihlal kararı vermedi.
Anmaların çoğu engellendi
Pehlivan’ın aktardığına göre, Ankara’daki anmalar yalnızca 2019, 2023 ve 2024 yıllarında polis müdahalesi olmadan yapılabildi. Diğer yıllarda katılımcılara yönelik gözaltı ve engellemeler yaşandı.
Arka plan
10 Ekim 2015’te Emek, Barış ve Demokrasi mitingi öncesi iki IŞİD üyesi canlı bomba, Ankara Garı önünde kendini patlatmış; 103 kişi yaşamını yitirmiş, 500’den fazla kişi yaralanmıştı. Saldırı, Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör eylemi olarak kayda geçti.