Dünya’nın kendi ekseni etrafındaki dönüş hızındaki artış, zaman ölçüm sistemlerinde tarihi bir değişikliği gündeme getirdi. Uluslararası gözlem verilerine göre 2024 yazında bazı günlerin süresi 24 saatin altına düştü. Bilim insanları, bu olağanüstü gelişme doğrultusunda Eşgüdümlü Evrensel Zaman (UTC) sisteminden bir saniyenin çıkarılabileceğini belirtiyor. Bu adım atılırsa, insanlık tarihinde ilk kez negatif bir “artık saniye” uygulanmış olacak.

10 Temmuz 2024’te yılın en kısa günü kaydedildi. Uluslararası Dünya Dönüşü ve Referans Sistemleri Servisi (IERS) ile ABD Deniz Gözlemevi verilerine göre, bu gün 1.36 milisaniye daha kısa sürdü. Benzer şekilde 22 Temmuz ve 5 Ağustos’ta da sürenin sırasıyla 1.34 ve 1.25 milisaniye kısa olacağı öngörülüyor.

Atom saatleri ve zamanın korunması

Zamanın bu mikrosaniyelik sapmalarla değişmesi günlük yaşamı doğrudan etkilemese de, iletişim sistemleri, GPS ve internet altyapısı gibi teknolojiler açısından büyük önem taşıyor. Bu farkları dengelemek amacıyla kullanılan atom saatleri, UTC adı verilen küresel zaman standardını oluşturuyor. Yaklaşık 450 atom saatinin senkronizasyonuyla belirlenen UTC, hassas ölçümlerle zamanın sapmalarını telafi ediyor.

İlk negatif saniye gündemde

California Üniversitesi Scripps Oşinografi Enstitüsü’nden jeofizikçi Prof. Dr. Duncan Agnew’e göre, Dünya’nın dönüşünde uzun süredir devam eden bir hızlanma eğilimi söz konusu. “1972’den bu yana daha hızlı günlere doğru bir eğilim var. Şu anda ilk kez bir saniyeyi UTC sisteminden çıkarmak gerekebilir” diyen Agnew, 2035’e kadar bu ihtimalin yüzde 40 olduğunu belirtiyor.

1972’den bu yana UTC sistemine toplam 27 kez artık saniye eklendi. Ancak bu eklemeler 2016'dan beri yapılmıyor. 2022 yılında Uluslararası Ağırlıklar ve Ölçüler Genel Konferansı, artık saniyenin 2035’e kadar tamamen kaldırılmasına karar vermişti. Buna karşın Dünya’nın beklenmedik hızlanması bu kararı değiştirebilir.

Dünya neden hızlanıyor?

Bilim insanlarına göre Dünya’nın dönüş hızındaki değişiklikler; Ay’ın gelgit etkisi, atmosferdeki mevsimsel değişiklikler ve çekirdekteki sıvı hareketlerle doğrudan bağlantılı. Özellikle yaz aylarında jet akımlarının yavaşlaması, açısal momentumun korunumu nedeniyle gezegenin dönüşünü hızlandırabiliyor. Ayrıca, Dünya’nın sıvı çekirdeği yavaşladığında dış katmanlar hız kazanabiliyor.

Mastodon: "8 Temmuz'dan beri Baykar'a ulaşmaya çalışıyoruz"
Mastodon: "8 Temmuz'dan beri Baykar'a ulaşmaya çalışıyoruz"
İçeriği Görüntüle

Uzun vadeli etkiler bilinmiyor

Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü’nden fizikçi Judah Levine, Dünya’nın hızındaki artışın kısa vadeli tahminlerle öngörülebildiğini ancak bu korelasyonun uzun vadede geçerliliğini yitirdiğini belirtiyor. Bu nedenle Uluslararası Dünya Dönüşü Servisi, bir yıldan uzun süreli tahminlerden kaçınıyor.

Zamanın mutlak bir sabit olmadığı ve gezegenin hareketine bağlı olarak yeniden tanımlanabileceği gerçeği, insanlığın teknolojiyle kurduğu hassas dengeyi bir kez daha gözler önüne seriyor. Önümüzdeki yıllarda bir saniyenin silinip silinmeyeceği, sadece fiziksel bir gelişme değil; dijital altyapıdan toplumsal düzene kadar pek çok sistemi etkileyebilecek bir dönüm noktası olabilir.