Bursa’nın Kestel ilçesinde başlayarak Gürsu ve Osmangazi’ye sıçrayan orman yangını üçüncü gününde de kontrol altına alınmaya çalışılırken, yangının çıktığı bölgeyle ilgili dikkat çekici bir gelişme ortaya çıktı. Yanan alanın kısa süre önce maden sahası ilan edildiği ve “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararı alındığı öğrenildi.
Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, Yıldırım Belediyesi, Gürsu ilçesine bağlı Dışkaya Mahallesi sınırlarında kalan ormanlık alana kireçtaşı (kalker) ocağı ve kırma-eleme tesisi kurmak için ÇED başvurusunda bulunmuş; Bursa Valiliği ise projeye “ÇED gerekli değildir” kararı vermişti.
TMMOB: Orman yangınları maden şirketlerine alan açıyor mu?
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası Bursa Şubesi Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada bölgedeki maden ocaklarının çevreye risk oluşturduğunu ve uzun süredir bu konuda uyarıda bulunduklarını belirtti.
Şimşek, yangının bilinçli çıkarılmış olabileceğine dair kamuoyundaki endişeleri dile getirerek şu ifadeleri kullandı:
“Biz mevcut maden ocaklarının potansiyel risk taşıdığını, etraflarındaki meralara ve ormanlara her an zarar verebileceğini söylüyorduk. Yangında herhangi bir kasıt olmayabilir, ancak ‘Nasılsa orman vasfı gitti, fırsat bu fırsat’ diyerek bazı şirketlerin bu alanlara girmesinin önü açılabilir.”
Yangın sonrası madenleşme endişesi
Bursa’daki yangın bölgesi, halihazırda birçok maden ocağı ve taş kırma tesisiyle çevrili. Yanan alanın, belediye tarafından planlanan yeni bir maden projesiyle çakışıyor olması, özellikle sivil toplum ve çevre örgütleri tarafından “tesadüf değil, riskli bir süreç” olarak değerlendiriliyor.
TMMOB ve çevre savunucuları, “ÇED gerekli değildir” kararlarının sistematik olarak ormanlık ve tarımsal alanlarda madenciliğin önünü açtığını belirtiyor ve bu kararların sıkı biçimde denetlenmesi gerektiğini vurguluyor.