Diyarbakır Barosu, Narin Güran cinayetiyle ilgili olarak istinaf mahkemesinin baronun dosyaya katılma talebini reddetmesine karşı itirazda bulundu. Baro, kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, adaletin sağlanması ve yaşam hakkının korunması için davaya müdahil olma hakkının kabul edilmesi gerektiğini vurguladı.
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, Narin Güran cinayetinde baronun dosyaya katılma hakkının olmadığına karar vermişti. Ancak, Diyarbakır Barosu bu kararı hukuken isabetsiz bularak, bir üst mahkemeye başvurdu. Başvuruda, yargılama sürecinde yaşam hakkı ihlal edilen Narin Güran’ın faillerinin tespit edilmesi, yargılanması ve cezalandırılması amacıyla baronun katılma hakkının tanınması gerektiği ifade edildi.
Baro tarafından yapılan itiraz başvurusunda, ilk derece mahkemesinin katılma talebinin kabulüne dair verdiği kararın doğru olduğu, istinaf mahkemesinin verdiği kararın ise hukuka aykırı olduğu vurgulandı. Başvuruda, yargılamada mağdurun statüsü, işlenen fiilin insan onuruna, yaşam hakkına ve beden dokunulmazlığına yönelik bir ihlal olduğu belirtilerek, Diyarbakır Barosu’nun davaya müdahil olmasının, sadece mağdurun değil, toplum vicdanının temsil edilmesi açısından önemli olduğu ifade edildi.
Kararın Kaldırılması Talebi
Diyarbakır Barosu, başvuruda, kararın kaldırılması talebini de iletti. Başvuruda, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarına atıfta bulunularak, yaşam hakkı ve adil yargılanma ilkesinin gereği olarak baronun katılma talebinin kabul edilmesi gerektiği vurgulandı. Aksi takdirde, yapılan yargılamanın etkinliği ve adaleti konusunda kuşkuların ortaya çıkabileceği ifade edildi.
Diyarbakır Barosu, Narin Güran cinayetinde adaletin sağlanması ve yaşam hakkının korunması adına hukuki mücadelesine devam edeceğini belirtti.
Baronun başvurusu, birçok hukukçu tarafından desteklenirken, cinayetin mağduru olan Narin Güran’ın yaşadığı şüpheli koşulların ve olayın aile fertlerinin durumunun da göz önünde bulundurulması gerektiği ifade ediliyor. Baro, adaletin tam anlamıyla sağlanabilmesi için yargılamada daha aktif bir katılım göstermeyi ve toplumsal vicdanı temsil etmeyi amaçlıyor.
Soruşturma, kamuoyunda büyük bir ilgiyle takip edilirken, gelişmelerin nasıl ilerleyeceği merakla bekleniyor.
