Amed Emek ve Demokrasi Platformu'nun Diyarbakır Ofis AZC önünde yaptığı basın açıklamasını Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Eş Başkanı Ufuk Bulut okudu.
Bulut, "Diyarbakır’da peş peşe yaşanan iş cinayetlerinde Harun Aksel, Ahmet Şimşek ve Salih Dağlı, inşaat ve traktör tamiri işleri sırasında hayatlarını kaybetti. Yitirdiğimiz işçileri unutmayacağız!" ifadelerini kullandı.
“Bu bir kaza değil, cinayet!”
Basın açıklamasında, Diyarbakır’da ardı ardına yaşanan ölümlerin birer “iş kazası” değil, ihmaller zinciri sonucu gerçekleşen “iş cinayetleri” olduğunun altı çizildi. Türkiye’nin dört bir yanında benzer şekilde işçilerin alınmayan önlemler ve yetersiz denetimler nedeniyle hayatını kaybettiği vurgulandı.
“Her gün çalışırken hayatını kaybeden işçiler, sistematik bir ihmalin ve kar hırsının kurbanı oluyor. Bu ölümler ne kaderdir ne de tesadüftür; bu, sınıfsal bir meseledir” denildi.
“İş güvenliği bir maliyet kalemi olarak görülüyor”
Diyarbakır’da yaşanan son ölümlerin işçi sağlığı ve güvenliğinin göz ardı edildiğini bir kez daha gösterdiği belirtilen açıklamada, iş güvenliği önlemlerinin alınması ve etkin denetimlerin yapılması halinde bu ölümlerin yaşanmayacağına dikkat çekildi:
“Her gün ortalama altı işçi çalışırken hayatını kaybediyor. Türkiye, iş cinayetlerinde Avrupa birincisi, dünya üçüncüsü konumunda. Buna rağmen yapısal reformlar bir türlü hayata geçirilmiyor. Patronlar cezasızlıkla korunurken, Çalışma Bakanlığı asli sorumluluklarını yerine getirmiyor.”
Platformdan yetkililere çağrı
Basın açıklamasında yetkililere yönelik talepler ise şöyle sıralandı:
-
Her iş cinayetinin sorumluları yargı önünde hesap vermeli
-
İşçi sağlığı ve güvenliği mevzuatı etkin bir şekilde uygulanmalı
-
Denetimler göstermelik değil, bağımsız ve caydırıcı olmalı
-
Taşeronlaştırma, güvencesiz ve kayıtdışı çalıştırma sona erdirilmeli
“Yaşamak stiyoruz!”
Açıklama, “Çalışırken ölmek istemiyoruz!” ve “Yaşamak istiyoruz!” sözleriyle sona erdi.