İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden tutuklanmasının ardından uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’nun diploma davası başladı. İmamoğlu, University College of Northern Cyprus’tan İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçiş yaptığı sürece ilişkin sahtecilik iddiaları nedeniyle “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçundan 8 yıl 9 aya kadar hapis istemiyle yargılanıyor.
Duruşma, İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından Silivri’deki Marmara Cezaevi karşısındaki salonda yapıldı.
Duruşmaya yoğun katılım
Saat 10.50’de salona alınan İmamoğlu’nun duruşmasına avukatlarıyla birlikte katıldığı görüldü. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eşi Dilek İmamoğlu, çocukları, babası Hasan İmamoğlu, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Genel Başkan yardımcıları Gökan Zeybek, Meryem Gül Çiftci Binici ve Gülşah Deniz Atalar’ın yanı sıra birçok milletvekili ve belediye başkanı da duruşmayı izledi.
Kimlik tespiti sırasında İmamoğlu, eğitim durumunun “yüksek lisans”, aylık gelirinin ise 250 bin lira olduğunu belirtti.
İmamoğlu: “Bu iddianameyi savcı yazmadı”
Savunmasına başlayan İmamoğlu, suçlamaların temelsiz olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
“35 yıl önce 18 yaşında bir çocuğun nasıl böyle bir şey yaptığına inanabiliyor musunuz? Bu iddianameyi savcı yazmadı, bir sonraki seçimi kazanacağımı bilenler yazdırdı. Bugün 12 Eylül. Şu an darbe süreci içerisinde olduğumuzu söylemek isterim. Yaklaşık bir yıldır bu kurgunun adım adım yürütüldüğü, 18 Mart’ta diplomamın iptaliyle fitilinin çekildiği, 19 Mart’ta operasyonlarla devam eden çok acı bir sürecin içerisindeyiz.”
“18 yaşındaki geçmişimden yargılanıyorum”
İmamoğlu, suçlamaların kendi hayat hikayesiyle bağdaşmadığını belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Ben 18 yaşında bir çocuk olarak elimim dahi değmediği bir olaydan yargılanıyorum, hem de hapis cezasıyla. Dava konusu tamamen bir kurgu. Sanki ben hileyle diploma almışım, yüksek lisansa başvurmuşum, askerlik şubesine götürüp kullanmışım, sonra da Yüksek Seçim Kurulu’na sunmuşum. Lise diplomasıyla bile belediye başkanı olunabiliyor. Yüksek Seçim Kurulu’na başvurur diye telaşa kapılıyor ve aslında kendini ele veriyor. Bu evrak işin özeti aslında. Yüksek lisans diploması üzerinden kurgulanan bir oyun.”
“Cumhurbaşkanlığı başvurusu korkusu”
İmamoğlu, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24 Şubat’ta İstanbul Üniversitesi’ne yazı gönderdiğini öne sürerek, “Bu yazıda ‘acele et, hemen karar ver’ deniyor. Neden? Çünkü diplomanın kullanılmaya devam edildiği, benim cumhurbaşkanlığına başvurabileceğim endişesi dile getiriliyor. Yüksek Seçim Kurulu’nda üniversite diploması sadece cumhurbaşkanı adayı için isteniyor. Başka hiçbir makam için verilmiyor. Bu tam bir rezalettir. Bunu neon ışıklarla bütün Türkiye’ye duyurmak isterim” dedi.
“Anacığımın ak sütü kadar helal diplomam”
Köyde doğup büyüdüğünü anlatan İmamoğlu, savunmasının devamında şunları söyledi:
“17 yaşında Kıbrıs’a gittim. 23 yaşında İstanbul Üniversitesi’nden mezuniyet diplomamı aldım. Anacığımın ak sütü kadar helal olan diplomamı iptal ettiler. 30-35 yıl önce benim cumhurbaşkanı olacağımı anlamışlardır. Kul hakkı yemekten çekinmeden imza atan bir şebekeyle karşı karşıyayız.”