Ukrayna, Rusya’ya toprak tavizlerini önlemek amacıyla hazırladığı revize edilmiş barış planını Beyaz Saray’a sunmaya hazırlanırken, sahadaki çatışmalar doğu cephesinde yoğunlaşmaya devam ediyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin, Ukrayna’nın anayasası ve uluslararası hukuk gereği herhangi bir toprak teslim etme hakkının bulunmadığını vurgulayarak ABD’ye alternatif çözüm önerileri sunduğu bildirildi. Avrupa ve NATO liderleriyle görüşen ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamaları, Washington’ın Kiev’i büyük tavizler içeren bir anlaşmaya zorlamaya çalıştığı yönündeki endişeleri artırırken, Avrupalı liderler Ukrayna’yı desteklemek ile ABD’nin müzakere masasındaki ağırlığını korumak arasında hassas bir dengede ilerliyor.
Bu süreçte Rusya’nın kuzeybatıdaki Sumy kentine yönelik insansız hava aracı saldırıları, kenti gece boyunca elektriksiz bıraktı. Bölge valisi, altyapıyı hedef alan bir düzineden fazla İHA’nın can kaybına yol açmadığını ancak her gece süren saldırıların bölgeyi zorladığını açıkladı. Zelenski’nin yoğun diplomasi trafiği ise ABD ile Ukraynalı müzakereciler arasında hafta sonu gerçekleştirilen ve Kiev’in kabul edebileceği bir anlaşma üzerinde ilerleme sağlanamayan görüşmelerin ardından hız kazandı. Zelenski'nin, baş müzakereci Rustem Umerov’dan ABD ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki temasların ayrıntılarını içeren kapsamlı bir brifing alması bekleniyor.

AFP’ye göre Zelenski, ekibinin Salı günü Amerikalılara yeni bir teklif sunabileceğini belirterek Rusya’nın ısrarla talep ettiği toprak teslimi seçeneğini tamamen reddettiklerini ifade etti. “Ukrayna yasalarına ve anayasamıza göre hiçbir toprak parçasından vazgeçemeyiz, bunun ahlaki bir karşılığı da yok” diyen Zelenski, ülke sınırlarında yapılacak herhangi bir değişikliğin halk oylamasıyla belirlenmesi gerektiğini yineledi. Bu sırada Interfax-Ukrayna ajansı, Putin’in ABD’nin önerdiği 28 maddelik planın Kiev ve Avrupa’dan gelen tepkiler nedeniyle 20 maddeye düşürüldüğünü ancak toprak konusunda hiçbir ilerleme sağlanamadığını söylediğini aktardı. Zelenski, Donbas’ın ve Avrupa’nın en büyük nükleer santrali olan Zaporizhia’nın statüsünün müzakerelerin “en hassas başlıkları” olduğunu vurguladı.
ABD destekli planın sızdırılan ilk halinde Donbas’ın tamamen Rusya’ya devredilmesi önerilmişti; oysa Kremlin güçleri dört yıl süren savaş boyunca bölgede tam hakimiyet sağlayamamış durumda. Taslak ayrıca Zaporizhia nükleer santralinden üretilecek enerjinin Ukrayna ve Rusya arasında paylaştırılmasını içeriyordu. Kiev ve Avrupa’daki liderler, son haftalarda taslak üzerinde ilerleme kaydedildiğini ve Trump yönetiminin arabuluculuk çabalarının kritik bir aşamaya geldiğini ifade ediyor. Buna rağmen Londra’daki Downing Street’te Zelenski, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in katılımıyla düzenlenen acil zirve, ABD’nin baskısıyla karşı karşıya kalan Ukrayna’ya güçlü bir destek mesajı niteliğinde görüldü. İngiltere, toplantı sonrasında yapılan açıklamada “adil ve kalıcı barış ile güçlü güvenlik garantileri” vurgusunu yineledi.

Gelecekte Ukrayna’ya sağlanacak güvenlik garantilerinin niteliği halen netleşmiş değil. Kiev’in hedefi, barış anlaşması sonrası sürekli askeri destek sunabilecek uluslararası bir koalisyon oluşturmak; ancak bu koalisyonun yapısı konusunda Avrupa içinde görüş ayrılıkları sürüyor. İngiltere ve Fransa sahaya uluslararası asker konuşlandırılmasını önerirken, Almanya ve İtalya gibi bazı Avrupa ülkeleri bu fikre temkinli yaklaşıyor. ABD’nin ise Ukrayna için kalıcı bir savunma düzenlemesine ne ölçüde destek vereceği belirsizliğini koruyor.
Londra’daki görüşmelerin ardından Brüksel’e geçen Zelenski, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile temaslar yürüttü ve Salı günü İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile görüşmek üzere Roma’ya hareket etti. Bu sırada Moskova, her ne kadar Şubat 2022’de ilan ettiği işgal hedefleri konusunda kamuoyu önünde kayda değer bir ilerleme gösteremese de ABD ile yapılan görüşmelerin “yapıcı” geçtiğini iddia etti. Trump ise Zelenski’yi barış sürecinin önündeki “en büyük engel” olarak nitelendirerek, bu anlaşmayı dış politikasının merkezi haline getirdiğini ve göreve gelir gelmez hızla sonuçlandırabileceğini söyledi. Putin, ABD’nin sunduğu planı “genel olarak olumlu” bulduklarını ancak Zelenski’nin taslağı okumamış olmasından “hayal kırıklığı duyduğunu” belirtti.
Zelenski ise ABD ile yapılan üç günlük yoğun temasların ardından müzakere ekibinden kapsamlı bir değerlendirme beklediğini aktararak “Bazı konular ancak yüz yüze çözülebilir” ifadelerini kullandı.




