Erdîş Belediyesi’nin hayata geçirdiği Delal Kadın Yaşam ve Dayanışma Merkezi ile Kadın Emek Pazarı’nın açılışında konuşan TJA aktivisti Ayla Akat Ata, önemli bir süreçten geçildiğini belirterek kadınların ulusal talepleri olduğunu, ancak toplumun yarısını oluşturmalarına rağmen seslerinin duyulmadığını söyledi. Bu nedenle belediyelerde eşit temsil talep ettiklerini, bunun da kayyım politikalarının temel gerekçesi haline geldiğini ifade etti.

Zelenski yarın Türkiye’de: Kritik temas trafiği
Zelenski yarın Türkiye’de: Kritik temas trafiği
İçeriği Görüntüle

2014 ve 2019’da seçilip görevden alınan kadın belediye başkanlarının bugün el ele merkezin açılışında bir araya gelmesini “kadın iradesinin devamlılığı” olarak değerlendiren Ata, yaşam merkezlerinin kadınların üretimden sosyalleşmeye tüm faaliyetlerini kamusallaştıracağı alanlar olduğunu vurguladı. Kadınların görünmeyen emeğinin görünür kılınması, yok sayılan üretimlerinin kabul edilmesi ve iki dönem kayyımla bastırılan iradenin yeniden güçlenmesi için burada olduklarını belirtti.

Gözleri yaşlı annelerin kendilerine emanet ettiği değerlere sahip çıkmak için cesaret gerektiğini söyleyen Ata, kadın özgürlüğü olmadan toplumun özgürleşemeyeceğini ifade etti. Kapatılan her kadın kurumu kapısının, toplumdaki eşitlik iddiasına kapatılmış bir kapı olduğunu belirterek, kadınların tüm baskılara rağmen susmadığını vurguladı.

Bu sürecin Türkiye’deki tüm halklar ve farklılıklar için eşit ve özgür bir birlikteliğin inşası olduğunu söyleyen Ata, kadınların evde, okulda, işte ve sokakta her alanda bu sürecin başarısı için mücadele edeceğini dile getirdi. Demokratik Türkiye ve demokratik cumhuriyet hedefinin asli öznesinin kadınlar olduğunu söyleyen Ata, bu sürecin mimarının Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan olduğunu belirterek 27 Şubat’taki açıklamasının Türkiye ve bölgeyi değiştirdiğini ifade etti. Öcalan’ın özgürlüğünün öncelikli talepleri olduğunu, kadınların özgürlüğünün bununla mümkün olacağını söyledi.

Kadına yönelik şiddetle mücadelenin bir güne veya haftaya sığmadığını, her gün devam eden bir mücadele olduğunu belirten Ata, Türkiye, bölge ve dünya kadın hareketleriyle dayanışma içinde olduklarını ifade etti. “Biz yaşamak için yaşatacağız, var olmak için mücadele edeceğiz” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı