Diyarbakır 5 No’lu Askeri Cezaevi Gerçeğini Araştırma ve Adalet Komisyonu, 5 No’lu Cezaevi’nde yaşanan ağır insan hakları ihlallerinin “hakikatle yüzleşme” ve “adalet” perspektifiyle ele alınması gerektiğini belirtti. Komisyon, hazırladığı bilgi ve belgeleri Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na sunmak istediğini açıkladı.
17 Ekim’de cezaevi önünde yapılan açıklamada, “Türkiye’den Diyarbakır’a adalet isteyen bir ses olalım; adaletin, hukukun ve barışın yolunu açalım” çağrısı yapıldı.
“Cezaevi insan hakları müzesine dönüşmeli”
Komisyon üyesi Nimet Tanrıkulu, bianet’e yaptığı açıklamada, 1980–84 yılları arasında 5 No’lu Cezaevi’nde yaşananları kayıt altına aldıklarını söyledi:
“516 eski politik mahkûmla görüştük. Görüşmelerde en çok yankılanan söz ‘Bizi yok etmek istediler. Kürt olmak suç mu?’ oldu.”
Tanrıkulu, cezaevinin “İnsan Hakları ve Hafıza Müzesi”ne dönüştürülmesi gerektiğini belirterek, “Etnografya müzesi burası için uygun değil; burası insanlık suçlarının işlendiği bir mekân. Amacımız, ‘bir daha asla’ diyebilmek” dedi.
5 No’lu’nun bilançosu: Sistematik işkence ve ölüm
Komisyon, 1980–84 yılları arasında Diyarbakır 5 No’lu’da işkencenin sistematik hale geldiğini, onlarca ölüm ve binlerce tutuklunun kalıcı travmalar yaşadığını belirtti.
Açıklamada, 18 Mayıs 1982’de kendilerini yakarak işkenceleri protesto eden Ferhat Kurtay, Eşref Anyık, Necmi Öner ve Mahmut Zengin (Dörtler) anıldı.
Komisyon, yaşananların “bir devlet dersi” olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Hakikat, onarım ve adalet için talepler
Komisyon, geçmişle yüzleşme ve onarıcı adalet için şu adımları talep etti:
-
Resmi bir Hakikat ve Adalet Komisyonu kurulması,
-
5 No’lu Cezaevi’nin İnsan Hakları ve Hafıza Müzesine dönüştürülmesi,
-
Sorumluların yargılanması ve eski mahkûmlara onarım programı,
-
Diyarbakır Başsavcılığı’nın rafa kaldırdığı soruşturmanın yeniden açılması,
-
12 Eylül’ün mirası yasaların kaldırılması,
-
Kayyım uygulamalarının sona ermesi, AİHM kararlarının uygulanması,
-
Anadilde eğitim engellerinin kaldırılması ve kadınlara yönelik şiddetle etkin mücadele.
Komisyon, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Bir daha asla diyebilmek için hakikat ortaya çıkarılmalı. Adalet, onarım ve eşit yurttaşlık temelinde yeni bir sayfa açılmalıdır.”