Evrim Kepenek’in bianet’te yayımlanan röportajına göre ifşa, kadınların bireysel yükü değil, kolektif feminist mücadelenin önemli araçlarından biri olarak öne çıkıyor. Aralık Feminist Kolektif, ifşayı mevcut mekanizmalardan yanıt bulamayan kadınların sessizliği bozmak, erkek egemen sistemi teşhir etmek ve dönüştürmek için başvurduğu bir yöntem olarak tanımlıyor.
Kolektif, “Sorun yanlış beyanda değil, kadının beyanının çabucak hiçe sayılmasında. Bizi güçlendiren ve özgürleştiren kolektif feminist mücadelemizdir” diyerek ifşanın politik niteliğine vurgu yapıyor.
Feminist hareket için ifşa, yalnızca bireysel bir deneyim aktarımı değil; sorumluluğa davet, kampanya yürütme ve toplumsal dönüşüm talebiyle örgütlenen bir süreç. Bu yönüyle kurumların faillerle ilişkilerini sonlandırması, bazı erkeklerin suçlarını kabul etmek zorunda kalması gibi kazanımlar da ifşaların yarattığı baskıyla mümkün oldu.
İfşa genellikle şiddet yaşandıktan sonra başvurulan bir yöntem olsa da, geleceğe dönük caydırıcı bir işlev de görebiliyor. Kadınların “ben de yaşadım” diyerek deneyimlerini paylaşması, faillerin normalleştirilmiş davranışlarını sorgulatıyor.
Aralık Feminist Kolektif, ifşanın psikolojik açıdan zorlayıcı olabileceğini, bu nedenle bireysel değil örgütlü ve kolektif bir zeminde yürütülmesinin kritik olduğunu belirtiyor. Patriyarka halen failin yanında dursa da, kadınların sesiyle kurumsal ve toplumsal dönüşüm yönünde adımlar atılıyor.
Bugün ifşalar, erkek şiddetini yalnızca bireysel bir mesele değil, patriyarkanın bütünlüklü yapılarıyla bağlantılı toplumsal bir sorun olarak görünür kılmaya devam ediyor.