Hollandalı ressam Johannes Vermeer’in 1665’te yaptığı “İnci Küpeli Kız” tablosundaki modelin kimliği 360 yıl sonra aydınlatıldı.
İngiliz sanat tarihçisi Andrew Graham-Dixon, yaptığı araştırmada tablodaki figürün, Vermeer’in Delft kentinde çalıştığı Pieter van Ruijven ve Maria de Knuijt çiftinin kızı Magdelene olduğunu ortaya koydu.
Vermeer’in en büyük destekçileri
Graham-Dixon’ın bulgularına göre Maria de Knuijt, Vermeer’in en önemli müşterilerinden biriydi. Tarihçi, sanatçının eserlerinde bu ailenin etkisinin güçlü olduğunu belirtti.
Ayrıca Vermeer ile Van Ruijven ailesinin, kadın-erkek eşitliğini savunan “Collegiants” adlı dini topluluğa mensup olduğu; ressamın kadın figürlerine odaklanmasının da bu düşünceden kaynaklanmış olabileceği ileri sürüldü.
Sembolizmin ve ışığın ustası
Lahey’deki Mauritshuis Kraliyet Resim Galerisi’nde sergilenen tablo, Vermeer’in ışık kullanımındaki ustalığın ve sembolik anlatımının en belirgin örneklerinden biri.
Sanat tarihçilerine göre eserdeki inci, ruhsal saflığın ve dünyevi güzelliğin; kızın yüzündeki hafif ifade ise ulaşılmaz mükemmelliğin sembolü olarak yorumlanıyor.
“Tronie” türünün başyapıtı
Vermeer’in “İnci Küpeli Kız”ı, bir portreden çok “tronie” türünde –yani kimliği belirsiz, kostümlü bir figürü betimleyen– bir çalışma olarak kabul ediliyor.
Graham-Dixon’un iddiası doğrulanırsa, sanat tarihinin en büyük gizemlerinden biri olan bu tablo, artık anonim bir figür değil, Magdelene van Ruijven’in yüzüyle hatırlanacak.