Şanlıurfa’da Mem Ararat’tan ikinci konser sürprizi
Şanlıurfa’da Mem Ararat’tan ikinci konser sürprizi
İçeriği Görüntüle

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ev sahipliğinde 21 Eylül Uluslararası Barış Günü’nde açıklanan İstanbul Bildirisi, küresel ölçekte insan hakları krizine karşı ortak mücadele çağrısı yaptı. Aralarında Türkiye’den ve dünyadan 22 hak savunucusunun bulunduğu imzacılar, devletlere, uluslararası kuruluşlara ve toplumsal hareketlere yönelik eleştirel değerlendirmeler ve somut eylem önerileri sundu.

Bildiride, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi temel belgelerin hâlâ insanlığın onur, eşitlik ve adalet arayışında yol gösterici olduğuna vurgu yapıldı. Ancak, siyasi iradenin erozyona uğradığı, devletlerin uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçındığı ve otoriter rejimlerin hakları yeniden tanımlama girişimlerinin ciddi bir tehdit oluşturduğu kaydedildi.

Hak savunucuları, uluslararası insan hakları rejiminin giderek işlevsiz hale geldiğini, sosyal ve ekonomik eşitsizliklerin derinleştiğini ve otokratikleşme eğilimlerinin kadınlar ile LGBTİ+’ların haklarını özellikle hedef aldığını belirtti. Bildiride ayrıca Filistin örneği üzerinden uluslararası toplumun çifte standartları eleştirildi ve insan hakları söyleminin evrenselliğinin zayıflatıldığı ifade edildi.

İmzacılar, insan hakları normlarının yeniden canlandırılması için çok taraflı, tabandan gelen bir yaklaşımın şart olduğunu vurguladı. Sosyal ve ekonomik hakların insan haklarının ayrılmaz bir parçası olduğunun altı çizilerek, devletler ve çok uluslu şirketlerin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiği dile getirildi.

“Bir yerdeki insan hakları ihlali, her yerde ihlaldir” ifadesiyle sonlanan İstanbul Bildirisi, evrensellik, dayanışma ve adalet ilkeleri üzerine kurulu yeni bir mücadele hattı öneriyor.

Kaynak: Bianet