Yapay zekâ devi ve ChatGPT’nin ana şirketi OpenAI, CFO’su Sarah Friar’ın sözleri nedeniyle perşembe günü kriz iletişimi moduna geçti. Şirket, kamuoyunda büyük tepki çeken açıklamanın ardından hızlıca geri adım attı.
Tartışma, Friar’ın yapay zekâ altyapısı yatırımlarını finanse etmek için hükümet desteği gerekebileceğini ima eden sözleriyle başladı. OpenAI’nin 1,4 trilyon dolarlık çip ve veri merkezi yatırımı taahhüdüyle ilgili konuşan Friar, ABD hükümetinin bu yatırımlar için “garanti” sağlayabileceğini söyleyince kamuoyunda tepkiler büyüdü.
Friar, “The backstop, the guarantee, that allows the financing to happen,” ifadeleriyle, ABD hükümetinin OpenAI’nin borçlarını dolaylı biçimde güvence altına alabileceğini ima etti. Bu açıklama, “OpenAI borçlarını ödeyemezse devlet mi kurtaracak?” sorularını gündeme taşıdı.
Kamuoyunda özel bir teknoloji şirketinin risklerinin vergi mükelleflerine yüklenebileceği yönündeki endişeler artarken, Friar kısa süre içinde LinkedIn üzerinden açıklama yaparak sözlerini geri çekti. “OpenAI’nin devlet garantisi arayışı yok,” dedi ancak bu açıklama tartışmayı sonlandırmadı.
Finans çevrelerinde de yankı bulan olayın ardından analistler, henüz kâr etmeyen OpenAI’nin 1,4 trilyon dolarlık yatırımı nasıl finanse edeceğini sorgulamaya başladı. Jones Trading stratejisti Mike O’Rourke, “OpenAI yöneticilerinin hükümetten ayrıcalıklı kredi istemesi absürt. Bu, özel kazançları Amerikan vergi mükelleflerinin sırtına yüklemek olur,” yorumunu yaptı.
Krizin büyümesi üzerine OpenAI CEO’su Sam Altman, perşembe günü kamuoyuna açıklama yaptı. Altman, şirketin 2025 yılında 20 milyar dolar gelir beklediğini ve 2030’a kadar ‘yüz milyarlarca dolar’ gelir hedeflediğini belirtti. “OpenAI veri merkezleri için devlet garantisi istemiyor ve istemeyecek,” diyerek konuyu netleştirdi.
Altman ayrıca, hükümetlerin özel şirketleri kurtarmak yerine kendi veri merkezlerini kurabileceğini veya çip fabrikalarına kredi garantisi verebileceğini söyledi. “Eğer hata yaparsak ve toparlanamazsak, batmalıyız. Kapitalizm böyle işler,” dedi.
Bu tartışma, aynı zamanda Başkan Donald Trump yönetiminin teknoloji politikalarıyla da kesişti. Trump, ABD’nin küresel yapay zekâ yarışını kazanmasını “ulusal öncelik” ilan etmişti. Beyaz Saray, AI yatırımlarını hızlandırmak için regülasyonları gevşetme ve veri merkezi izin süreçlerini kolaylaştırma kararı almıştı.
Trump’ın “Yapay Zekâ Sorumlusu” David Sacks, X (eski Twitter) üzerinden yaptığı açıklamada, “Yapay zekâ için federal kurtarma paketi olmayacak. Bir şirket batarsa diğeri yerini alır,” diyerek tartışmayı kapattı.
