Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencilerinin, Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün aydınlatılması talebiyle başlattığı eyleme katılan baba Nizamettin Kabaiş, kampüste yaptığı konuşmada dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Kabaiş, konuşmasına “Güvenlik koruyamadı. Güvenlik koruyamadı. Güvenlik koruyamadı. Şimdi hesap kırmırsın, süns hesapırsın. Bu bir cinayettir” diyerek başladı. Üniversite yönetimini ve güvenlik görevlilerini sorumluluklarını yerine getirmemekle eleştirdi.

“Adalet, adalet! Çocuklarımız günlerdir burada ‘Arkadaşımıza ne oldu?’ diye soruyor. Ama müdürler, rektör, güvenlik amiri neden destek vermiyorlar? Tam tersi, polis çağırıyorlar. Bu nasıl bir insaf?” sözleriyle tepkisini dile getiren baba Kabaiş, rektöre seslenerek şu ifadeleri kullandı:

KONDA anketi: Türkler de Kürtler de barışa inanmıyor
KONDA anketi: Türkler de Kürtler de barışa inanmıyor
İçeriği Görüntüle

“Hadi bize yer vermedin, önem vermedin. Peki kendi öğrencilerine neden sahip çıkmıyorsun? Polis geldiğinde ‘Benim öğrencilerime karışma’ demeliydin. O öğrenciler sana emanettir. Hepsi başka şehirlerden geliyor, senin misafirindir. Rojin’e sahip çıkmadın ama bu gençlere sahip çık.”

Rektöre doğrudan çağrıda bulunan Kabaiş, “Sen neden benim kızıma sahip çıkmadın? Neden otopsi odasına girip çıktın? Neden gece 2’ye kadar orada kaldın, savcıyla, valiyle görüştün? Aklıma ne gelsin? Delilleri karartıyorsun gibi görünüyor” diyerek tepki gösterdi.

Kabaiş, öğrencilerin yürüyüşlerinin anlamlı olduğunu vurgulayarak, “Bugün sen de öğrencilerin yanında yürümeliydin. Rojin’in ailesinin yanında olduğunu söylemeliydin. Ama hiçbir şey yapmadın. Bu gençlere karışma, sahip çık. Onlar bir şey biliyor ki kapına geliyorlar” dedi.

Kızı Rojin’in ölümüne dair sürecin belirsizliğine dikkat çeken baba Kabaiş, “Bu dosya neden bu aşamaya geldi? Niye bir sene sonra ikinci rapor çıkıyor? Daha önce de yapabilirdi. DNAlar Rojin’in bedeninde neresine aittir? Boğazım düğümleniyor. Rojin hepinizin kardeşidir, herkesin ablasıdır” diye konuştu.

Kabaiş, halkın adalet beklentisini şu sözlerle aktardı: “Herkes bu dosyada rahatsız oldu. Diyarbakır’da, Van’da büyük yürüyüşler yapıldı. Diğer şehirlerde de insanlar kabul etmiyor bunu. Bu dosyanın aydınlanmasını bekliyorlar. Rojin’e ne oldu? Neden o kadar kamera varken hiçbir iz yok?”

Konuşmasının sonunda “Görenleri rahat bırakın, öğrencileri susturmayın. Onlar bir şey gördüyse söylesinler. Siz hesap kapatıyorsunuz, tam tersini yapın. Bu öğrenciler size emanettir, sahip çıkın. Gençler bizim geleceğimizdir” diyerek çağrıda bulundu.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı