Diyarbakır’ın kalbinde 1990’ların sonlarında yükselen Diyar Galeria, kentin modernleşme serüveninin simgelerinden biriydi. Açılışı büyük protokolün katılımıyla gerçekleşen bu kompleks, dört blok ve 128 daireden oluşuyor, altında alışveriş merkezi ve eğlence alanlarıyla şehre yepyeni bir deneyim sunuyordu. 23 Ekim 1999’da Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın kurdele kestiği Galeria, Diyarbakır için sadece betonarme bir yapı değil, modern hayatın vitriniydi.
İlklerin Mekânı
Galeria, Diyarbakır’da daha önce hiç görülmemiş unsurları bir araya getirdi. Yürüyen merdivene ilk kez binen çocukların gözündeki şaşkınlık, şeffaf asansörle yükselen gençlerin heyecanı, Diyarland eğlence merkezinde geçirilen akşamlar hâlâ hafızalarda. Burada açılan sinemalar, konforlu salonlarda film izleme kültürünü şehre taşıdı. Bayramlarda çocukların ilk durağı Galeria olur, aileler alışverişten çok “modern olanı görmeye” giderdi.
Galeria, Diyarbakır’ın 1990’lar sonrasındaki toplumsal dönüşümünü en somut şekilde yansıtan yapılardan biri oldu. Bir köşe yazarı, “Galeria’da ilk kez ışıklı vitrinlerle tanıştık; kentle birlikte biz de büyüyorduk” diye hatırlıyor. Şairane bir dille anlatılan bu anılar, yapının kent belleğindeki yerini güçlendirdi.
Gözden Düşüş ve Sessizlik
Ancak 2000’lerin ortasında Diyarbakır’da yeni alışveriş merkezleri açıldıkça Galeria cazibesini kaybetmeye başladı. Kiracı sayısı azaldı, vitrinler boşaldı. Bir zamanların ışıl ışıl salonlarında sadece birkaç mağaza kaldı. 2020’ye gelindiğinde içeride yirmi civarında esnaf ayakta kalmaya çalışıyordu. Bir başka tanıklıkta, “Bir zamanlar adım atacak yer yoktu, sonra günlerce tek müşteri girmedi” deniyordu.
Galeria’nın bu yavaş çöküşü, kentin dönüşümünün de aynasıydı. Modernitenin simgesi olarak yükselen bina, kent hayatının hızla değişmesiyle gölgede kalmıştı. Ama şehrin belleğinde hâlâ ilk heyecanın, ilk filmlerin, ilk yürüyen merdivenin mekânıydı.
Yıkım ve Yas
6 Şubat 2023 sabahı, Galeria artık başka bir hikâyenin başkahramanı oldu. Kahramanmaraş merkezli depremlerde kompleksin B bloğu çöktü. 89 insan hayatını kaybetti. Kurtarma çalışmaları sırasında Diyarbakır halkı gözyaşlarıyla enkaz başında bekledi. Ardından diğer bloklar da kontrollü olarak yıkıldı. Enkaz kaldırılırken, kedi kurtarmak için iş makinelerinin durduğu anlar hafızalara kazındı.
Bilirkişi raporlarında projenin çizimleriyle uygulama arasında farklar olduğu, mimari ve statik düzensizlikler bulunduğu ortaya çıktı. Kolon kesmeye dair bulguya rastlanmasa da eksiklikler ve ihmaller tartışma konusu oldu. Davalarda sorumlular hakkında cezalar verildi, ama Diyarbakır için esas kayıp yerine konulamayacak olan bellekti.
Bugün Galeria’nın yerinde boş bir alan var. Fakat Diyarbakır’ın belleğinde, hem modernleşmenin parıltısı hem de depremin karanlığı iç içe duruyor. Şiraz Baran’ın “Bir zamanlar Galeria’da” yazısında belirttiği gibi, “Galeria bizim için çocukluğun merdiveni, gençliğin sineması, sonra da kaybın adı oldu.”
Galeria’yı anmak, sadece bir binayı değil, kentin yarım kalmış hikâyesini anmak demek. Bir zamanlar yürüyen merdivende şaşıran çocukların kahkahasıyla, enkazda yakınlarını kaybeden ailelerin sessizliği aynı mekânda buluşuyor. Diyarbakır için Galeria, hâlâ bitmemiş bir hikâye.
Kaynaklar
- Şiraz Baran, Bir Zamanlar Galeria’da, Gazete Duvar.
- Anadolu Ajansı, Galeria davası karar gerekçesi haberi (17.04.2024).
- Cumhuriyet Gazetesi, “Yapı kullanım izni yok” haberi (25.07.2023).
- Altyazı Fasikül, “Depremin Ardından” (Şubat 2023).
- Tigris Haber, Av. Güler Koçyiğit, Diyar Galeria yazısı.
- Diyarbakır Barosu, Deprem ve Yaşam Hakkı İzleme Raporu.