Hindistan Halk Partisi’nden (BJP) Vijayapura milletvekili ve eski bakan Basanagouda R. Patil Yatnal, İçişleri Bakanı Amit Shah’a gönderdiği mektupta, helal gıda sertifikası veren tüm kurumların ve helal ibareli ürünlerin yasaklanmasını talep etti.

TRT Haber’in aktardığına göre Yatnal, helal sertifikasının “İslami şeriat”a dayandığını, Hindistan Anayasası’nda hiçbir yasal karşılığı olmadığını öne sürdü.

Vekil, ülkede gıda güvenliği ve standartlarını denetleme yetkisinin yalnızca Hindistan Gıda Güvenliği ve Standartları Kurumu’na (FSSAI) ait olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:

Sydney Sweeney: Zarif bir şekilde yaşlanacağım
Sydney Sweeney: Zarif bir şekilde yaşlanacağım
İçeriği Görüntüle

“FSSAI varken dini temelli başka sertifikasyon kuruluşlarına neden ihtiyaç duyuluyor?”

“Ekonomik eşitsizlik yaratıyor” iddiası

Yatnal, helal gıda sertifikasının Müslüman işletmelere ekonomik avantaj sağladığını, diğer toplulukları ise dezavantajlı duruma düşürdüğünü ileri sürdü.

Milletvekili ayrıca, Uttar Pradeş eyaletinin kısa süre önce helal sertifikası veren kurumları yasakladığını hatırlatarak bu uygulamanın ülke geneline yayılmasını istedi.

Hukukçular: “Helal dini değil, tüketici tercihi”

Hukukçular ise Yatnal’ın çağrısına tepki göstererek, FSSAI’nin yalnızca gıda güvenliğiyle ilgili olduğunu, helal veya koşer gibi sertifikaların ise dini temelli değil, tüketici tercihlerine dayandığını belirtti.

Uzmanlara göre helal ibaresi, “Müslüman tüketicilere yönelik bir bilgi etiketi” niteliğinde ve Anayasa’nın dini özgürlük ve tüketici hakkı ilkeleriyle çelişmiyor.

Tartışma büyüyor

Hindistan’da “helal yasağı” çağrısı, anayasal laiklik, dini özgürlükler ve ekonomik rekabet ekseninde geniş bir tartışma başlattı.

Ülkede özellikle son yıllarda “helal”, “koşer” ve “vegan” gibi dini veya etik temelli sertifikaların sayısının artması, bu belgelerin yasal statüsünün netleştirilmesi tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.

Kaynak: Diken