DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin genel merkezinde yaptığı basın toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. Doğan, son günlerde DEM Parti’ye yönelik saldırıların tesadüf olmadığını belirterek, “Günlerdir DEM Parti’yi linç etmeye kalkışanlar var. Bunun örgütlü, organize bir aklın işi olduğunu biliyoruz” dedi.
Türkiye’nin Kürt meselesinin demokratik çözümü için kritik bir süreçten geçtiğini vurgulayan Doğan, “Bu meseleyi birlikte çözerek başarıya ulaşalım dedik. Her adımı Türkiye'nin demokratikleşmesi ve kalıcı barış için çok önemli bir imkân olarak gördük. Ancak bu hassas konuyu siyasi çıkar hesabına dönüştürenler var” ifadelerini kullandı.
Toplumu kucaklayan bir dilin önemine dikkat çeken Doğan, “Bu dönemin dili güvenlikçi bir paranteze sığdırılamaz. Türkiye'nin ihtiyacı diyalog, çözüm, barış ve demokrasi. Günlerdir partimize dönük saldırılar var. Bunlar bir tesadüf değil, organize bir aklın ürünü” dedi.
Doğan, linç kampanyalarına karşı demokratik kesimleri sorumluluk almaya çağırarak, “Bu sadece DEM Parti’nin değil, Türkiye’nin demokrasi meselesidir. Irkçılığa ve nefrete karşı daha gür bir şekilde konuşmalıyız” diye konuştu.
Süreci eleştirenlere de yanıt veren Doğan, “Biz de süreci eleştiriyoruz, eksikleri dile getiriyoruz. Ancak bazıları kategorik karşıtlık yapıyor. Bu karşıtlığın beslendiği zemini de çok iyi biliyoruz. DEM Parti bu ülkenin demokratikleşmesi için bedel ödeyen bir gelenektir” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı’nın açıklamalarına da değinen Doğan, “İktidar, rant ve koltuk devşirmeye çalışan zihniyet dün Meclis kürsüsünde kendini gösterdi. Bizi hedef alan dil, sadece partimize değil, eşitlik ve demokrasi talep eden herkese yöneliktir. Kan ve hamasetten beslenen bu zihniyet, tarihin çöp sepetine gidiyor” dedi.
Doğan, çözüm sürecine dair de dikkat çeken bir çağrıda bulundu: “Komisyon, Sayın Öcalan’ın görüşlerinin komisyona akmasını sağlayacak bir formül bulmak zorunda. Çünkü kendisi sadece kurucu önder değil, barışın kurucu gücüdür. Bu süreci doğrudan kendisinden dinlemeliler. Türkiye artık zaman kaybetmemeli.”
Pervin Buldan’a yönelik saldırıların da tesadüf olmadığını vurgulayan Doğan, “DEM Parti yıllardır barış ve eşitlik için mücadele ediyor. Buna rağmen medyada çarpıtılmış algılar yaratılıyor. Biz sansüre, manipülasyona, ambargoya ve dezenformasyona maruz kalan bir partiyiz; basın özgürlüğüne karşı olduğumuz iddiası asılsızdır” dedi.
Doğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Biz Öcalan adına konuşamayız, sadece elimizdeki bilgiler kadarını aktarabiliriz. 27 yıllık tecride rağmen hâlâ demokratik çözüm önermesi yapan bir ismin sansür istemesi mümkün mü? Elbette değil. Bu iddialar çarpıtmadır. Biz, barışın ve demokratik çözümün sesi olmaya devam edeceğiz.”