“Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”yla başlayan çözüm süreci, 26 Ekim’de Kürt Özgürlük Hareketi’nin güçlerini Medya Savunma Alanları’na çekme kararıyla ikinci aşamaya girdi. Ancak süreçte devletin henüz somut adımlar atmaması tartışma yarattı.
40 yıllık çatışmanın yükünü omuzlayan Barış Anneleri, sürecin ilerlemesi için hükümete çağrıda bulundu. Barış Anneleri Meclisi üyesi Müşeher Ülke, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek, “Cumhurbaşkanına çağrım, verdiği sözlerin arkasında durmasıdır. ‘Silah bıraksınlar, adım atsınlar’ dediğiniz zaman, onlar adım attı; şimdi siz de acele bir şekilde adım atın” dedi.
Ülke, devletin ilk adımının Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü sağlamak olması gerektiğini belirtti: “Önderliğin özgürlüğü bütün Kürt halkının özgürlüğüdür. Toplumla Önderlik birlikte özgür olmalıdır. Annelerin gözyaşlarını durdurmanın yolu buradan geçiyor.”
Barış Anneleri Meclisi’nden Meryama Turan ise, “Gerilla tarafı bütün adımlarını attı; kongrelerini yaptı, silahlarını yaktı, ateşkes ilan etti. Şimdi devletin zamanı. Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılsın, özgürlüğü sağlansın. Tutsaklar ve özgürlük savaşçıları serbestçe topluma katılsın” dedi.
Bir diğer Barış Annesi Afife Kartal, devletin acilen yasal düzenlemelere gitmesi gerektiğini vurguladı: “Biz barış istiyoruz, savaş istemiyoruz. Erdoğan niye korkuyor? Kürt tarafı adım attı, şimdi Erdoğan adım atsın.”
Barış Anneleri, sürecin kalıcı barışa ulaşması için “samimi, gerçek ve eşitlik temelinde adımlar” beklediklerini dile getirdi.




