DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu’daki Kürtler için sunduğu yaklaşımı şöyle özetledi:
“Ya bulundukları sistemlerin içinde eşit şekilde temsil edilerek demokratik entegrasyon sağlanacak ya da kendilerine ait bir devlet kuracaklar.” Bu yaklaşımın sadece Türkiye değil, Suriye’nin başkenti Şam için de geçerli olduğunu belirtti.
T24'ten Ruşen Takva'nın haberine göre Temel, “Ya bu devletler tekçi politikalarını dönüştürüp demokratik temsiliyeti kabul edecek, ya da Kürtler kendi devletlerine yönelecek. Üçüncü bir seçenek yok” dedi.
Diyarbakır’da düzenlenen “Barış Gazeteciliği ve Gazeteciler Ne Diyor?” başlıklı toplantının son oturumunda konuşan Temel, TBMM’de kurulan komisyonun tek başına Kürt sorununu çözemeyeceğini ifade etti.
“Komisyon, uzun vadeli demokratikleşme sürecinin ilk adımıdır” diyen Temel, çözüm sürecinin ancak anayasal düzeyde kazanımlarla ilerleyebileceğini vurguladı.
“Yeni bir dönem” vurgusu
Temel, sürecin Kürt sorununa doğrudan temas edeceğini belirterek, “PKK dediğimiz şey zaten Kürt sorununun bir sonucudur. Ana dil, inkar siyaseti ve güvenlik yasaları gibi konular doğrudan bu sorunun parçalarıdır” dedi.
Ancak asıl olarak bu dönemin mücadelenin yeni bir forma büründüğü bir eşik olduğunu kaydetti.
“Özde değişim olmadan entegrasyon olmaz”
Temel, devletin Kürt politikalarında yalnızca biçimsel değil, özsel bir değişim gerektiğini söyledi. “Devletin Kürt’ü inkar eden karakteri değişmeden demokratik entegrasyon mümkün değil” diyen Temel, bunun uzun soluklu bir ideolojik, siyasal ve toplumsal dönüşüm gerektirdiğini ifade etti.
“Öcalan muhatap alınmalı”
Temel, Abdullah Öcalan’ın süreçte baş müzakereci olarak görülmesi gerektiğini de dile getirdi. “Komisyonda dinlenip dinlenilmeyeceği tartışılıyor ama bu adım Öcalan’la atılmalı. Doğru olan da budur” dedi.
Bese Hozat ve medyaya eleştiri
Temel, gazetecilerin KCK yöneticisi Bese Hozat gibi aktörlerin açıklamalarına yeterince yer vermediğini belirtti. Medyanın süreci daha cesur şekilde ele alması gerektiğini söyledi.