Narin Güran davasında üç sanığa tahliye kararı
Narin Güran davasında üç sanığa tahliye kararı
İçeriği Görüntüle

Diyarbakır’ın tarihi Suriçi semtinde bir grup genç, sanatçı Şevin Yel’in öncülüğünde bir araya gelerek “takas pazarı” kurdu. Bianet’ten Fatma Temel’in haberine göre, paylaşım kültürünü yeniden canlandırmayı ve tüketim alışkanlıklarını sorgulamayı hedefleyen etkinlik, tarihi bir konakta başladı. Kentin hafızasında yer etmiş konukseverlik anlayışı, modern dayanışma biçimleriyle yeniden hayat buluyor.

Katılımcılar, kullanmadıkları eşyaları getirerek birbirleriyle takas ediyor. Paranın değil, paylaşımın geçerli olduğu bu pazar, hem ekolojik farkındalığı güçlendiriyor hem de kentte yeni bir topluluk ruhu yaratıyor.

Yel, fikrin nasıl doğduğunu şöyle anlatıyor:
“Bir arkadaşım zor bir dönemden geçiyordu, eşyalarını satmak istiyordu. Ben de ‘Neden takas etmiyoruz?’ dedim. O gün sadece eşyalar değil, hikâyeler de dolaşmaya başladı.”

Başta birkaç arkadaşla başlayan girişim, zamanla Sur’un dar sokaklarından yayılan bir paylaşım hareketine dönüştü. Katılımcılar sadece eşyalarını değil; müziklerini, hikâyelerini, umutlarını da paylaştı. Yel bu süreci “Artık sadece eşyalar değil, ilişkiler de el değiştiriyor” sözleriyle özetliyor.

Takas pazarının amacı sadece eski bir ekonomik modeli canlandırmak değil; aynı zamanda tüketim alışkanlıklarını sorgulamak ve ekolojik yaşam biçimlerini görünür kılmak. Yel, “Neden her şeyin karşılığı para olmak zorunda?” diyerek, bu sürecin dayanışma kapasitesini genişlettiğini vurguluyor.

Zamanla yalnızca kadınlar arasında başlayan etkinlik, kuirleri ve erkekleri de kapsayarak daha geniş bir topluluk haline geldi. Yel, “Artık sınırlar kalktı. Bu alan birbirimizi tanımak, dayanışmak için nefes aldığımız bir yer oldu,” diyor.

Son buluşmada bir katılımcı kitaplarını getirerek ortama “bilgi ve hikâyenin paylaşımı”nı da kattı. Yel, “Aslında paylaşımın en eski biçimi buydu; hikâyeyi elden ele vermek,” diyerek bu hareketin derin anlamına işaret ediyor.

Kaynak: Bianet