Kurulun raporuna göre Barım’da, tek başına bile ani ölüm ve sakatlık riski taşıyan üç ağır hastalık bulunuyor:
-
Beyin anevrizması
-
Kalp kası bozukluğu kaynaklı sol karıncık çıkışında daralma ve kapak yetmezliği
-
Uykuda solunum durması
Bu rahatsızlıkların yarattığı risklerin hapishane koşullarında artabileceği belirtilirken, ağır kaygı bozukluğu ve panik atakların da tedavi süreçlerini engellediği vurgulandı.
Tedaviye erişim engeli
Barım, tutuklanmadan önce kendi belirlediği merkezde tedavi olmayı planlasa da, tutuklanması nedeniyle bu süreç başlayamadı. Cezaevinden yönlendirildiği hastanelerde yapılan önerileri kabul etmedi; aynı merkezde tedavi ısrarını sürdürdü.
TTB, ileri teknolojik imkanlara sahip merkezlerde bile ciddi risk taşıyan bu tedavilerin, deneyimli ekiplerce yapılması gerektiğini belirtti.
Hukuki değerlendirme: Ölçüsüz tutukluluk
Kurul, hukuki açıdan da Barım’ın durumunu değerlendirdi. CMK 109/4 uyarınca tahliye şartlarının oluştuğunu, kaçma riski bulunmadığını ve tutuklamanın ölçüsüz olduğunu belirtti.
-
Tutukluluğun devamı Anayasa m. 17/3 ve AİHM m. 3 kapsamında “insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele” olarak nitelendirilebileceği ifade edildi.
-
Tedavinin sağlanmaması halinde AİHM m. 2 ve m. 3 ile Anayasa m. 17/1 ihlallerinin de söz konusu olabileceği vurgulandı.
