ABD Başkanı Donald Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı 26 Eylül 2025’te altı yıl aradan sonra Beyaz Saray’da ağırladı. Görüşmede S-400 yaptırımları, Türkiye’nin F-35 programına dönüş talebi, Boeing anlaşması, Suriye ve nükleer enerji mutabakatı masaya geldi. Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD ile nükleer enerji alanında anlaşma imzalandığını duyurdu.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, görüşmenin ardından DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Herkes iki liderin ne kadar işbirliği içinde olduğuna çok çok şaşıracak. Harika bir toplantıydı” dedi.
CAATSA ve F-35 tartışması
Erdoğan’ın en kritik gündem maddesi, Türkiye’nin 2019’da aldığı S-400 savunma sistemi nedeniyle uygulanan CAATSA yaptırımlarının kaldırılması oldu. Trump, yaptırımların “iyi geçen bir görüşmenin ardından neredeyse hemen” kaldırılabileceğini söyledi.
Büyükelçi Barrack, Türkiye’nin F-35 programına dönmesi için yasal engellere dikkat çekerek, “CAATSA’da Başkan’ın muafiyet yetkisi var, ancak NDAA için Kongre’nin de sürece dahil olması gerekiyor” ifadesini kullandı.
Boeing ve ticaret ilişkileri
Trump-Erdoğan görüşmesinden çıkan somut sonuçlardan biri Boeing anlaşması oldu. Barrack, söz konusu satışın “iki ülke arasında savunma ve ticaret ilişkilerini güçlendirecek” bir adım olduğunu belirtti.
Suriye’de yeni süreç
Trump, görüşmede Suriye’de muhaliflerin yönetime gelmesini “Türkiye’nin zaferi” diye niteledi. ABD ve Türkiye, 10 Mart’ta imzalanan ve SDG’nin yeni yönetimle uyumunu öngören anlaşmanın yıl sonuna kadar hayata geçmesini istiyor. Barrack, “Bütün tarafların bireyselliğe saygı duyulduğu birleşik bir Suriye için çözüm şekilleniyor” dedi.
"Meşruiyet" açıklamasına düzeltme
Barrack’ın daha önce Erdoğan için kullandığı “meşruiyet” ifadesi tartışma yaratmıştı. Büyükelçi, bu sözü siyasi anlamda değil, “saygı” bağlamında kullandığını açıkladı. “Türkiye NATO’nun en büyük ikinci askeri gücü ama Avrupa Birliği’ne alınmıyor. Bu saygısızlık. Başkanımız Türkiye’nin katkılarına hayran” dedi.