Sağlıkta randevu krizi, bu kez aile hekimlerini vurdu. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun, “aile hekimleri hastaları için istediği hastaneden randevu alabiliyor” açıklamasına rağmen sahadan gelen tablo farklı. Aile hekimleri, yoğun talep nedeniyle Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden çoğu branş için randevu bulamadıklarını, kendilerinin “randevu memuruna” dönüştürüldüğünü söylüyor.
Diken'den Mesude Demir'in haberine göre, Türkiye’de kamu hastanelerinde yılda 1 milyar muayene yapılıyor; kişi başına düşen muayene sayısı 11,4’e ulaştı. Bu yoğunluk nedeniyle randevu bulamama şikayetleri giderek artarken, 25 Temmuz’dan beri MHRS’de doğrudan randevu bulamayan hastalara aile hekimine yönlendirme seçeneği çıkarılıyor. Ancak aile hekimleri de aynı sistem üzerinden randevu arıyor.
“Kanser taramasına bile gün verilmiyor”
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Emrah Kırımlı, MHRS’de 10-15 gün sonrasına bazı randevular bulabildiklerini, ancak göz, kardiyoloji ve cildiye gibi branşlarda günlerce sonuç alamadıklarını söyledi:
“Kanser taraması için mamografi randevusu bile alamıyoruz. Göğüs ağrısı şikayeti olan bir hasta için bile hızlı çözüm yok. Bizim işimiz vatandaşla randevu kovalamak değil, sağlık hizmeti vermek.”
Kırımlı, sorunun yalnızca “randevu meselesi” değil, sağlık sisteminin aşırı yüklenmesinden kaynaklandığını vurguladı: “25 bin aile hekimiyle bir milyar poliklinik sorununu çözmeye çalışıyorlar. İnsanlar hastaneler arasında top gibi dolaşıyor.”
“Vatandaşla hekimi karşı karşıya getiriyorlar”
Birlik ve Dayanışma Sendikası 3. Şube Başkanı Dr. Yusuf Eryazğan da MHRS’nin aile hekimlerine tanıdığı özel randevu saatinin neden doğrudan vatandaşa açılmadığını sordu. Randevuların iptaliyle birlikte aile hekimlerine yönlendirilen hasta sayısının arttığını belirten Eryazğan, “Amaç çözüm değil, krizi aile hekimlerine yıkmak. Vatandaşla bizi karşı karşıya getiriyorlar” dedi.
“Randevu memuru değiliz”
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Başkanı Dr. Ahmet Kandemir ise uygulamanın hekimlik mesleğini sekreterliğe indirgediğini savundu:
“Biz randevu memuru değiliz. Vatandaş aile hekimine sağlık hizmeti için gelir. Sistemin yükünü bize yıkmak hem sağlık hizmetinin bütünlüğünü bozar hem de sağlıkta şiddeti artırır.”
Aile hekimleri, sağlık sisteminde yapısal iyileştirmeler yapılmadan MHRS’deki yoğunluğun çözülemeyeceğini, mevcut uygulamanın ise hem vatandaşın mağduriyetini büyüttüğünü hem de aile hekimlerini hedef haline getirdiğini belirtiyor.